kural 1:
hastanede çalışan,ufak tefek,çıtı pıtı bi kızsanız ve renginiz de müsaitse kesinlikle hemşiresinizdir! başka hiç bi alternatifi yoktur…
hastaların hasta olduğunu unutmadan,bunun bilincini hep taşıyarak,hoş görüyü elden hiç bırakmadan ve meslektaşlarınızın ve ekibinin de kıdem artışıyla dönüştükleri şekillerini ve insanlara karşı tutumlarını,hastaların da bu durum karşısında ezilip büzülmesini,korkmaktan soru soramamasını gördükçe bu hoşgörüyü iyice tavana çıkarmış bi vaziyette hastanın yanına gidip işinizi yaparsınız,’’elinize sağlık hemşire hanım’’ olursunuz…
bi çalışma gurubu için hastaya sırf ağrın kaç derece,ağrı kesici ihtiyacın var mı diye iki soru sormak için gecenin bi köründe kocaman servisin bi ucuna gidersinizki bu durumdan asla gocunmazsınız çünkü sizin mesleğinizdir,en güler yüzlü halinizle sorarsınız,’’ne kadar ilgileniyosunuz bu saatte bile,siz de olmasanız biz napcaz hemşire hanım? ‘’ olursunuz… üstelik muhabbet devam eder. ben hemşire değilim,intörnüm dersiniz,intörn ne demek diye sorulur,son senem yani,bitiriyorum okulu dersiniz.iyi iyi maşallah,4 sene bitmiş denir.ısrarla hemşire yapılmak istenirsiniz… çünkü siz kural 1’e tabisinizdir…
IQ’sunun 30larda dolaştığı bi hasta yakınıyla konuşmakta ısrarcı olmayıp hastanın kendisine bizzat bişeyler sölersiniz.yaşlılılık ve agresiflik nedeniyle sıkıntısını anlatamadığı için konuştuklarını çözemediğim amcadan, dan dan dan sinirle çıkan ama tek kelimesini bile anlamadığım onca cümlenin içinde,hasta yakınının ‘’teşekkürler hemşire hanım’’ diyip,’’ben hemşire değilim’’ diye cevapladığımda,amcadan ilk ve tek anladığım cümle gelir.hemşire olsan nolur yani! ölür müsün?
hastanın işiyle uğraşırken size gelen ‘’hemşire hanım’’ lafıyla ‘’ben hemşire değilim’’ dersiniz,aa pardon,kıyafetinizden sizi hemşire sandım der,gülüp geçersiniz.bilirsiniz ki karşınızdakinin görme yeteneği kaybolmuştur çünkü bütün servis cerrahi kıyafet giymektedir benim gibi,ancak bütün hemşireler bende olmadığı gibi beyaz cerrahi kıyafet giymektedir…
bütün dikkatinizle ilaç tabelalarını yazmaya koyulmuşken,’’hemşire hanım bi bakar mısınız benim serumum bitti’’ lafına,artık ‘’bakıyım’’ yerine,’’onu hemşire hanımlara sorun bi’’ diye cevap verirsiniz,hastanın yüzündeki şaşkınlık ifadesine aldırış etmeden… çünkü siz zaten hemşire hanımsınızdır,sorulacak hemşire hanım da kimdir? :)
yaka kartınızda resminizin hemen altında büyük puntolarda ‘’intörn doktor’’ yazmasına ve hastaların bu yazıyı okumasına rağmen,yine siz hemşire hanımsınızdır… ısrarla sorulur… çünkü,çünküsü yok,hemşire hanım olmalısınızdır işte..! sizden doktor olcak hali yok ya…
yan gelir elde etmek amacıyla sokakta broşür dağıtan genç,nöbetinizin ertesi günü eve gitme isteğinin pik yaptığı o dakikada size ‘’hemşire hanım bizim bilmem ne kampanyamız… ‘’ diye devam eder.siz gülersiniz,’’hemşire hanım.. mı? ‘’ der… ‘’mı?’’ sorusuyla doktor olmama en yaklaşmış odur,affedilir :P yola devam edilir…
kural 2:
hastanede çalışan,ufak tefek,çıtı pıtı bi kızsanız ve renginiz de müsaitse kesinlikle hemşiresinizdir! başka hiç bi alternatifi yoktur…
bazen arkadaşlarınız yada sevgiliniz,vs.. ile konuşurken o size basit bi sağlık problemini iletir ve sizin bütün ‘’hemşire hanım’’ vakalarından sonra kendinizi ilk doktor hissettiğiniz anı adeta altın an olarak görüp de peş peşe sıraladığınız milyon tane soru için ‘’amma gereksiz sorular bunlar da ya’’ diye içinden geçirir.bilirsiniz ki valla içinden geçirir :) o gibi anlarda lütfen doktor hanım! ları bozmayın ki,onlar da biraz da olsa doktorluktan nasiplensinler yazık… :)





Hiç yorum yok:
Yorum Gönder