pazara çıktığımız bi gün,yine hiçbişey beğenemediğimiz bi zamanda dedik ki patlıcan mı alsak.biraz da kıyma alır karnıyarık yaparız.olur valla dedim,özlemişim de karnıyarığı.annemiz yanımızda mı ki hop hazıra konup mis mis yiyelim :/
kısmet bugüneymiş ki patlıcanlar artık ölü… hepsi tepsimde yatıyolar mışıl mışıl :) bugün adslmiz kesik olduğu için zuzumdan rica ettim bana karnıyarık tarifi bakarmısın internetten diye.2-3 dk sonra aradı hemen.iki tane bakmış,ikisi de aynıymış.ben de bu yazıyı okuduğunuz için 3.aynı karnıyarık tarifini vermiş olucam :)
bilenler bu satırları geçebilir :)
öncelikle 7-8 tane orta şeker bi patlıcanı ister soyup ister soymadan (ben ikisinin de hatrı kalmasın diye pijamalı gibi yaptım,biraz soydum biraz soymadım :) 3 yemek kaşığı tuz ekleyip suda yarım saat kadar bekletiyosunuz ki acısı alınsın,bu işlemden önce patlıcanların karnını yarmayı unutmayın :) sonra yaklaşık 1 su bardağı kadar yağda kızartıyosunuz.sonra bi yerde 2 orta boy soğanı küçük küçük kesip 2 yemek kaşığı margarinde pembeleştiriyosunuz.erkekler dikkat! pembeleştirmek.başarabilene aferin :) sonra 4-5 tane küçük domatesi—küçükler lezzetli olur,yemeğin tadı da iyi olur—rendeleyip soğanla arkadaş yapıyosunuz ve bunlara kıymayı ekleyip suyunu çekene kadar karıştırıyosunuz.en son ateşten aldıktan sonra yarım demet maydanozla,yarım yemek kaşığı tuz ve bir miktar karabiberi (bir miktardan nefret edenler için 1 çay kaşığı kadar olabilir) karıştırıyosunuz.bütün herşey hazırlandıktan sonra yağları iyice süzülmüş patlıcanların içine malzemeyi dolduruyosunuz.en son aşama olarak süsleme amaçlı sivri biber(ben koymadım) ve dilimlenmiş domatesleri malzemenin en üstüne koyup patlıcanları fırın tepsisine sıraladıktan sonra 1 su bardağı kadar suyu altına ekleyip,önceden 180 derecede ısıtılmış fırına sürüyosunuz.bu ne klişedir demeyin,ısıtılmış fırın olmazsa üstleri kuruyabilir ;) işte bu kadar…
en güzel aşama da bunu yerken ki aşamadır ki,dikkat o mis gibi kokuya aldanıp hemen yemeyin ağzınız yanmasın :) yedikten sonra oluşan doygunluk hissini yaşayıp,allah rahmet eylesin anneannemin de hep dediği gibi ‘’ağzıma sağlık! ‘’diyip şöle üstüne iyi demlenmiş bi çay içiyosunuz,süper oluyo valla benden söylemesi… ay bu arada megolamanlık gibi olsun ama beni alan yaşadı mı ne? :))





Hiç yorum yok:
Yorum Gönder